Gecenin yansıttığı buğulu havadan kendini kurtardığından beri güneş, bir çocuğun resim defterindeki çizim gibi gülümsemişti ona. Yıllar birbiri ardına sıralandıkça düşünceleri keskinleşip ruhu körelmişti. Duygularını hiçliğe yuvarladığı için hissizliğinin ağırlığıyla yaşamaya çalışıyordu kadın. Vurdumduymazlığının gölgesinde konaklayan kişiliği, hayattan aldığı yenilgileri acımazca hafızasına sızdırırken zihnini eline alıp un ufak etmek istedi. Parmaklarına sayısız kez bulaştırdığı mürekkep ve satırlara döktüğü cümleler geride bıraktığı geçmişi tekrar yaşatmaya yeterdi. Gayri ihtiyari kalem tutuşuyla sessizce verdiği nefesler eşliğinde “bu son” dediği dizelere döktü içini, ruhu paslanmış kadın. Göğsüne dökülen, telleri ağarmış saçlarına ilişti gözleri. Yazdığı her mektupta harcadığı mürekkep, bir tutam saçından söküp aldığı kırmızı rengi barındırıyordu. Kızıl saçlarını harabe bir sevgi uğruna harcamıştı kadın.
.
Devrim Battaloğlu kültür, sanat, gezi rehberiniz Arka Plan Sanat’ın 27. sayısında sizler için yazdı…
.
📰 Dijitalleşen dünyamızda dijitale bulaşmadan sadece dokunarak okuyabildiğiniz yayın organımız Arka Plan Sanat’ın 27. sayısına aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz.
👉 https://arkaplansanat.com/product/arka-plan-sanat-27-sayisi/